0

Bu nasıl bir düşmanlık!

                indirBir kaç gündür sosyal medyayı yakından takip ediyorum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı hakkında müthiş bir iftira kampanyası dönüyor ortalıkta…

                Bizler toplum olarak belirli değerlere ve ilkelere sahip bir toplumuz, değerlerimiz ve ilkelerimiz üzerine yaşarız. Ancak bunu bilmeyenler bugün iktidar ve ülke yönetimine talipler. CHP’li Mahmut Tanal ve oyuncu Orhan Aydın tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan için nefret ve kin güdümlü iftira paylaşımları tam bir akıl tutulmasıdır.

                Bir insanı sevmemek o kişiye ya da ailesine iftira etmek anlamına gelmez. Hele ki bu bir ülkeyi temsil makamında olan birisi ise. Ancak bunu anlayabilmek için biraz edep, biraz ahlak, biraz inanç ve biraz insan olmak gerekir.

                Sevmek Zorunda değiliz

                Herkes, herkesi sevmek zorunda değil, bazen bir evde iki kardeşin bile anlaşamadığı bir dünyada farklı insanların aynı şeyi düşünmesi, aynı değerlere sahip olması de mümkün değildir. Bugün özellikle batı dünyası tam da bizi bu noktadan vurmaya çalışıyor. Bizi birbirmize düşüren, birlik ve beraberliğimize göz diken batı alemi Türkiye’de ki maşaları aracılığıyla ülkemizde kin ve nefret ortamı oluşturmaktadır.

                Bugün ülkenin Cumhurbaşkanına olan düşmanlık, daha önce bir ipte oynamayacak olan cambazları bir araya getirmiş “Düşmanımın düşmanı, dostumdur” diyerek dost olmuşlar. İddia ediyorum ki Erdoğan’sız bir ülkede birbirini ilk yiyecek olanlar bugün dost görünen hainler olacaklardır.

                Bu ülkede ne Cumhurbaşkanları gördük, bu ülkeye ne cumhurbaşkanları zulümler yaptı, millet olarak ne vetolar yedik ama asla iftira atmadık, asla kin ve nefret suçu işlemedik.

              Kısacası, bu ülkede fikri ne olursa olsun hepimiz kardeşiz, ahlaki ve etik çerçevede eleştiren herkes her türlü eleştirisini dile getirmesinde hiç bir sakınca yoktur, ancak işi haksız eleştiri, iftira, kin ve nefret söylemi boyutunda yapan kimsenin fikrine saygı duymayı kimseden beklememeliyiz.

                ”İnsanda bozuk olunca maya; ne ar tanır, ne de haya.” Hz. Mevlâna’