0

Öğretimden önce eğitim

egitim-fw

                Bir eğitim öğretim sezonu daha bu hafta itibariyle başlamış bulunuyor. Her zaman ki gibi evlerimizde ve okullarda ummalı bir dönem başladı. Üç aylık bir tatilin ardından çocuklarımız yoğun bir temponun içerisinde girecekler. Hatta bir bölümü hiç çıkmadı bile yaz tatilinde ders çalışan, birçok test kitabını yalayıp yutan gençlerimiz bile var.

                Ülkemizde en çok eleştirilen sistemlerden biriside eğitim-öğretim sistemidir. Bağnaz bir düşünceyle sistemi eleştirmeyeceğim. Sistem eğer iyi-güzel-kaliteli insan yetiştirebiliyorsa iyidir, güzeldir.

                Benim bu noktada değinmek istediğim konu hep Eğitim-öğretim diyoruz ama eğitimden önce öğretime daha çok önem veriyoruz. İçerisinde ahlak ve değer üzerine kuramadığımız öğretim tam anlamıyla maalesef ölü doğuyor. Ortaya doyumsuz/şükürsüz  bir nesil çıkıyor.

                VELİ VE ÖĞRETMENLERİMİZE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR

                İnsan yetiştirmek çok zor, insanı şekillendirmek, insanı inşa etme mesele bir sanat meselesidir. O yüzden öğretmenlerimiz bir sanatçıdır diyebiliriz. Eğitim-Öğretim hayatın her alanında devam ettiği için veli ve öğretmenlerimize çok büyük görevler düşüyor. Çocuklarımızı yarış atı gibi yapmayalım. Sürekli bir seçenek seçerek öğrenmek zorunda kalmasınlar. Hayatı sadece seçeneklerden/testlerden ibaret olduğunu düşünmesinler.

                “NE ZAMANKİ EĞİTİM, ÖĞRETİMDEN ÖNEMLİ OLUR, O ZAMAN KAZANARIZ”

                Her zaman derim öğretimden önce eğitim gelmediği sürece kaybederiz. Ancak şu anki anlayış üniversitelere yerleşmek için bir yarış atı gibi koşturulan, günde bin soru çözen bir öğrenci anlayışıdır. Çocuklarımızı deneme sınavlarında, çözdükleri sorularla, nicel değerlendirmelerle kıyaslamak/yarıştırmak yerine bunların yanında başka değerlerinde olduğunu öğretmek zorundayız.

                BAŞARILI ÖĞRENCİ SOKAĞA TÜKÜRÜYOR, YERE ÇÖP ATIYORSA NE OLACAK?

                Bugün maalesef başarılı ve başarısız kavramları bir listeye/puana göre değerlendiriliyor. Biz çocuklarımıza evde ve okulda en basit örnek olarak söylüyorum çöp atmamaları gerektiğini, sokağa tükürmemeleri gerektiğini, büyüklerine ve küçüklerine saygılı davranmaları gerektiğini anlatmak zorundayız.

                Çocuklarımız bizim her şeyimizdir, uğruna yaşadığımız, çalıştığımız, didindiğimiz en tatlı mutluluğumuzdur. Bir çocuk kolay yetişmiyor, bu yüzden bu yavrularımızı çok dikkatli ve titiz yetiştirmek zorundayız.

                Bu duygu ve düşüncelerle başta tüm öğrenci, öğretmen, veli ve idarecilerimizin yeni eğitim-öğretim yıllarını kutluyorum. Ayrıca okulların ilk gününde 15 Temmuz Hain darbe kalkışması ile ilgili broşür dağıtılarak ders yapılması çok anlamlı ve takdire değerdir.

                Özlediğimiz nesil, sorgulayan, ahlak ve maneviyat sahibi, iyiyi, güzeli, doğruyu, faydalıyı ve adaleti, kötüden, çirkinden,yanlıştan, faydasız ve zulümden kolayca ayırabilen bir nesildir.

                Ne mutlu bu bilinç ve şuurla çalışan anne-baba ve öğretmenlere.

                Vesselam…