0

Tabi emredersin!

imagesYine bir yazı yazmak geldi içimden…

Yazmasam içimde birikiyor ve patlayacak gibi oluyorum…

Hizmet etmek gerçekten çok zor, insanın egosuna çok zor geliyor. Hatırlıyorum bir kaç yıl önce kuzenim derneğin bahçesini süpürürken kendi yaş gurubunda bir kız geldiğinde elindeki süpürgeyi bırakır hemen masaya oturur eline telefonunu alır ve oynardı. Çünkü utanırdı, nefsine çok ağır gelirdi.

Nefis…

Koskoca bir düşman…

Biz ve arkadaşlarımız yıllardan beri içerisinde gönüllü olarak çalıştığımız derneğimizde tuvalet yıkadık, cam sildik, sınıfları paspasladık, kışın kalorifer yaktık… bahçede ki otları bir bir elimizle yolduk, en kıymet verdiğimiz programlara otları yolacağız diye gitmedik.  Böyle gönül veren arkadaşlar vardı. Söz konusu Allah’ın rızası olunca, O’nun adına güzel şeylerin yapıldığı hayır merkezi olunca birbimize laflarımız hiç ağır gelmezdi.

Günün birinde; Hacer adında çok narin güzel bir kardeşim geldi. İlk tanıştık, şahsımı O’na derneğin müdürü olarak tanıtmışlar. Bana dediği laf  “Ubeydullah Bey, ben sizi tanımıyorum, ancak bu sene boşum, yıllarca Kuran Kurslarında okudum, derneğinizi duydum, güzel faaliyetler yapılıyormuş, çok fazla bilgi birikimim yok, ilkokul mezunu bir insanım, sizlerinde desteği ile hem kendimi geliştirmek hem de buraya katkım olmasını istiyorum. Maddi hiç bir karşılık beklentim yok, bana bir kalacak yer gösterin (kendisi normalde köyde oturuyor) hizmet etmem için, ne gerekiyorsa yaparım.” dedi. Bunları dinleyince çok duygulandım ve etkilendim, bu nasıl bir inanç, nasıl bir samimiyet diye. Tam bir yıl birlikte çalıştık kardeşimle. Bir kaç ay sonra beni öz abisi olarak görmeye başladı ve bende o kardeşimi öz kardeşim olarak gördüm…”

Elhamdulillah…

O günleri aramıyor değilim doğrusu. Hakikaten bir aile olmuşuz. Şimdi ise… Hayırlısı diyelim…