0

Siz hangi karaktere hayransınız?

Arka sıradakilerde ki İbo’ya mı?, Kurtlar Vadisinde ki Polata mı? yoksa Aşk-ı Memnuda ki  Behlüle’mi? kime hayransınız?

Bu ara Facebook sayfamdaki arkadaş listemi karıştırdım biraz, kimler var kimler yok diye, kimler nelerle ilgileniyor, kimler nelerle ilgilenmiyor diye. Çok ilginç bir tespitte bulundum. Gençliğimiz olsun, gençliğine daha yeni yeni adımlar atmış çocuklarımız olsun inanılmaz bir dizi karakteri hayranlığı içerisindeler. Hatta imkanı olanlar o karakterlerin bir kaçıyla fotoğraf çektiriyor ve sosyal ağ sitelerinde, msn profillerinde paylaşıyormuş.

Diziler artık hayatımızdan daha mı gerçek acaba?. Özellikle kız çocuklarımızda daha  ciddi bir hayranlık, körü körüne bir karakter bağnazlığı var. Yapmayın çocuklar, yapmayın gençler onlar gerçek değil, bir kaç kişinin oturup saçma sapan senaryolarını canlandıran bir grup insan onlar. bir kısmını tenzih ederek söylüyorum, emin olun o insanların sizden hiç bir üstünlüğü yok. Hatta o karakterlerin çoğunun yaşam tarzlarını görseniz bırak fotoğraf çektirmeyi, hayranlıklar içerisinde bulunmayı adını bile anmazsınız. Hatta o karakterler bizi temsil etmiyor.

Bir insan neye niçin hayran olur? Bunu iki sebebi vardır. Birincisi hayran olduğu şeyde kendisini görür. Kensini onda bulduğu için yani ona çok benzediği için hayran olur. İkincisi hayran olduğu şeye benzemek için hayran olur. Allah aşkına soruyorum sizlere,  sizin hayranlıklarınız o karakterlerin size benzediği için mi yoksa onlara benzemeye çalıştığınız için mi?  Gençler sizlere tavsiyem hayran olduğunuz kişiler sizden daha üstün olsun ve hayranlığınız size birşeyler katsın.

İlla hayran olacaksak Fatih Sultan Mehmetlere, Necip Fazıllara, Mehmet Akiflere hayran olun ki kendimize ve çevremize birşeyler katsın.

Gerçekten gençliğin içersinde ki duruma üzülüyorum, Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik…

“Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!” şuurunda bir gençlik istiyoruz.