Kudüs, ümmetin kanayan yarası, her müslümanın sınav kağıdı,

Allah nasip ederse Ocak ayında Kudüs ziyareti planlıyoruz. Allah’ın mübarek kıldığı üç mescitten biri olan Mescid-i Aksa’yı içinde barından, Hz. Ömer’in sevdası olan kutlu şehre yolculuk yapacağız nasipse. Bu süreçte etrafımızdaki insanlara Kudüs planımızdan bahsedince bir çok yerden ortak sesler yükseldiğine şahit oluyoruz

“Kudüs’e gideceğinize Umre’ye gitsenize”

“Oralar tehlikeli değil mi?”

gibi içimizi acıtan bir çok cümle duyduk.

Müslümanlar Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı maalesef hiç anlamamıştı. Önceki yazılarımda belirttiğimiz gibi Kudüs, aslında İslam ile İnsan’ı birleştiren bir ruhtu. Ama maalesef günümüz müslümanları Kudüs’e sadece işgal altında olan bir şehir olarak bakıyordu.

Kudüs ziyaretimizin sebeplerine gelecek olursak, şahsen gerçekten Kudüs’ü nasipse Umre ziyaretinden önce görmek istiyorum. Peygamber Efendimiz SAV’in mübarek mescitlerini de Rabbim bir gün görmeyi bize nasip etsin inşallah. Ancak bugün ilk kıblemiz, müslümanların ilk göz ağrı, mahzun, mazlum Aksa’yı görmeyi arzuluyorum. Bir benzetme yapacak olursak, Kudüs’ü, yetim bir aile gibi düşünebiliriz. Mahzun, boynu bükük, hüzünlü ve garip. Ama Mekke ve Medine, tüm müslümanlar tarafından her fırsatta gidilen, zaten müslümanlarda olan, garip olmayan (başka bir konuda yazılabilir) kutlu mekanlar. Şimdi teşbihte hata olmasın ama, ilk yetim ve garip olan aileye mi ziyarete gidersiniz? yoksa herkesin bildiği ziyaret ettiği aileye mi ziyarete gidersiniz?

İçimizi kilometrelerce uzaklıktan acıtan, nazlı ve mahzun olan Mescid-i Aksa’yı gündemimize alalım. Bugün belki Aksa’nın mahzunluğu ve garipliği müslümanların O’nu tam manada anlamamasındandır. Müslümanların ilk kıblesini, miracın başlangıç noktasını tam anlayamamasındandır. Bugün belki de işgalin sebebi bizim duyarsızlığımızdandır.

Her müslüman Kudüs’ü iyi okumalı, iyi anlamalı ve ziyaret gündemine almalı. Bir kere de toplumca herkes tarafından kabul edilen ilkeleri ve bakışları yerine olayların manalarına bakmalıyız. Bugün “Kudüs’e gideceğine Umreye git demek, oralar tehlikeli” değil mi demek en hafif yorumu ile Kudüs’ü, Allah’ın mübarek kıldığı üç mescitten biri olan Mescid-i Aksa’yı, Zeytin dağını hiç anlamamış olmak demektir.

Şimdi Kudüs zamanı,

Şimdi yolların, sevdanın Rahman’a açılan penceresi Mescid-i Aksa’yı anlama zamanı.

Şimdi ecdadımızın hakim olduğu topraklara yeniden anlayıp sarılma zamanı,

Şimdi, Ey nazlı Kudüs’ün ruhlarımızı yeniden diriltme zamanı..

10.11.0.2022

Hep Düşünür Bazen Yazar