Son günlerde ülke olarak art arda şehit haberleri alıyoruz. Artık televizyon kanallarını, internet haber sitelerini açarken endişelenerek açar olduk. Aldığımız her bir şehit haberi içimizi derinden acıtıyor.
İşte tam bu nokta da içimizi acıtan şehit haberlerinin yanı sıra içimizi diğer acıtan bir hususta kendi içimizde kardeş olamamamız. Aynı aile içerisinde, aynı mahalle içerisinde bile birbirimiz anlamaz, anlayamazken nasıl olurda bu ülkede bir kardeşlik ortamı yakalayabiliriz.
Biz Türk’ün, Kürt’ten, Kürt’ün Türk’ten üstün olmadığını, üstünlüğün yalnız takvada olduğu bilinci içerisindeyiz.
Şunu da iyi biliyoruz ki bu ülkede Kürt sorunu yok, bu ülke de Çanakkale’de bizi geçemeyen İngilizlerin, Fransızların, Almanların Kürt’ü kullanarak Türk’ten intikam alma sorunu vardır. Kanla beslenen Terör Örgütü PKK’nın bugün destekçilerine baktığımız zaman arkasında İngilizlerin, Fransızların, Almanların, İsrail’in olduğunu görüyoruz.
Bugün PKK dahil yukarıda saydığım bütün güçlerinde ortak bir düşmanı var Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Küfürün tek millet olduğu bu durumda bile bizim devletimizin yanında olmak yerine, sanki “Hırsızın Hiç mi Suçu yok” fıkrasındaki gibi PKK’ya ya da arkasındakileri suçlamadan Devletimize, Devletin Cumhurbaşkanına tüm suçu yüklemek tam bir akıl tutulmasıdır.
PKK neden hiç durmuyor?
Düşünün her gün onlarca askerimiz şehit ediliyor ama en az PKK kadar devlet suçlanıyor. Kendi milletinin devleti suçladığı bir ortamda PKK’nın olası eylemleri artarak devam edecektir. PKK’nın bir amacı da devleti yıpratmak, güç durumda bırakmaktır.
Bugün, ülkemizin en önemli sorunlarından biri de maalesef iyi bir muhalefetinin olmamasıdır. Türkiye, çok acil yapıcı bir muhalefete ihtiyacımız vardır. Maalesef öyle bir muhalefetimiz var ki şu anda en büyük hedefi Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan olmuş.
Peki ya bizler?
Bizler de bu tabloda bir yandan şehitlerimize acı acı üzülürken, diğer yandan kendi birbirimizle uğraşıp duruyoruz. Bizim bile anlaşamadığımız bir ortamda ulusal bir barış ortamı beklemek çok zor.
Bütün mesele kardeş olmakta, birlik olmakta. Siyasi ihtiraslarımızı bir tarafa bırakıp geçtiğimiz şu zor günlerde siyasi düşüncemiz ne olursa olsun devletimizin yanında olmak en önemli görevimizdir. Bugün sosyal paylaşım sitelerinden paylaştığımız her devlet aleyhinde paylaşımlar (sevmiyor, eleştiriyor olsak bile) PKK’nın ve HDP’nin ekmeğine yağ sürmektir.
Bu duygu ve düşüncelerle şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarını ve milletimize baş sağlığı dilerim.
Üstat Yunus Emre ne diyor!
Biz gelmedik kavga için,
Bizim işimiz sevgi için,
Dostun evi gönüllerdir,
Gönüller yapmaya geldik.
Görüş ve öneri için kısa mesaj; 0530 206 96 00
Son Yorumlar